29 Aralık 2013 Pazar

Anısh Kapoor ve Sophia Vari (Emrah DER)


Anish Kapoor 

1954 doğumlu,1990 Venedik Bienali’nde Britanya’yı temsil ederek,Premio Duemila’ya  layık görüldü. Ertesi yıl Turner ödülünü alarak çağdaş sanat dinamiklerinin öncüsü olma yolunda hızla ilerledi.Son otuz yılda tüm dünyada birçok sanat projesine ve sergiye imza atan Kapoor,İsviçrede Kunsthalle Basel,Londra’da Tate Modern ile Hayward Gallery Madrid’de Reina Sofia, Berlin’de Deutsche Guggenheim ve Martin-Gropius-Bau gibi sanat platformların da kişisel sergiler açtı.Anish Kapoor’un soyut sanatı mimari,mühendislik ve teknolojiyle buluşturduğu eserleri,SSM’nin galeri alanlarında ve Atlı Köşk’ün bahçesinde sergileniyor.Anish Kapoor,toplam ağırlıkları 100 tonu bulan eserlerin arasında yer alan ve daha önce Bilbao’da Guggenheim,Londra’da kraliyet sanat akademisi gibi seçkin kurumlarda sergilenmiş olan Sarı,Sakıp Sabancı Müzesin’de sergilendiği alanda bir obje olmanın ötesine geçip mimarinin içinde ki dev bir boşluk gibi nefes alıyor.Kapoor’un üzerlerinde uzun yıllar çalışmasına rağmen sergilemediği taş eserleri,İstanbulda ki seçkinin bel kemiğini oluşturuyor.Dünyanın farklı bölgelerinden gelen,binlerce yıllık yer kabuğu katmanı olan bu taşlar yalınlık,sonsuzluk,zamansızlık duygusu veriyor.

Sophia Vari; 

Yapıtlarında doğduğu Yunanistan’dan ilham aldığı renkleri, hacme ve boşluğa dair arayışlarıyla bilinen Sophia Vari, kariyerine bir ressam olarak başladıktan sonra kendisini özgürleştirerek bir ifade aracının peşine düşerek heykelle buluştu.Geometriyi,hacmi ve şekilleri alıp onları boşlukta insanlaştırma amacıyla yola çıkan sanatçı, mermer ve bronzdan kıymetli madenlere uzanan bir malzeme çeşitliliği içinde çalışıyor.Anıtsal heykelleriyle dünyanın dört bir yanında kent meydanlarına konuk olan Vari, tuval ve kolajlarında ise yine hacim,katman ve yüzeyler arası ilişkiler üzerine çalışıyor.
Vari’nin heykel ve resimlerini bir araya getiren sergi, sanatındaki zamansızlığa vurgu yapıyor.Ahenk ve anıtsallıklarıyla dikkat çeken, belirli bir zaman dilimi ya da mekana sığdırılması güç yapıtlar, ruhsal olanla fiziksel olanı,mantıksal olanla duygusal olanı,düzle hacimliyi bir araya getiriyor.





Emrah DER
emrahhh-der@hotmail.com

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder